GÖNÜL SAATİNİ BİR'E KURMAK
Tanrının ve tanrısal öğretilerin çöpe atılacağı, madde- mana ikileminin kalkacağı, bilimin din adına uydurulan geleneksel perdeleri yeni keşif ve tespitlerle gözümüzün önünde ateşe vereceği süreç başlamıştır.  
 
***
"Rehberin de seninle” deyince ikisinin de yüzü cennete dönüşmüştü. 
Hasta ve rehber kol kola odalarına yönelirken Profesör günlüğüne not düştü: 
ŞÜKÜRLER OLSUN!... BİRİ DAHA İNSAN OLDUĞUNU FARK EDİYOR! BİRİ DAHA BEŞERİN - HAYVANIN ALEMİNDEN İNSANIN EVRENİNE AÇILIYOR!!!! 
 
*** 
 
Kutuplar eriyecek tabii… Kutup sivriliklerinin hepsi eriyecek bu süreçte… 
Takıntılar, köşeli ideolojiler, tutunulan bağlar, derin saplantılar, ayrılıklar hepsi gevşeyecek… ”Değer” buzulları çözülüyor. 
 
*** 
 
"Senden sana sığınırım” diyebildi sadece… Oysa bu da ezberdi… İki varlık yoksa kim, kimden, kime sığınıyordu?... 
 
*** 
 
Emevi Saltanatının Ehl-i Beyti dışladığını bilenler şunu da bilmeli ki; dışlanan sadece Ehli Beyt mensupları değil, onların düşünce, anlamlandırma ve Okuma Sistemidir!... 
 
*** 
Gündeminiz; Sırâtınızdır! 
Gündemi Kur’an olanın; günleri seyran, her anı bayram, gönlü umman, hayatı ihsan olur!.. 
 
*** 
Benlik Tepelerinde şımarıkça kayarak eğlenmeyi, Bilinç Semasında zeka teleferiğine binerek zihin tellerinde sallanmayı, Beşer Otelinde sabahlara kadar kafa çekerek Beden Yatağına sızmayı bırakabilir misin?...